Madrid’in orta yerinde gerçek bir vaha: Retiro Parkı. 330 dönüm arazisi, onlarca çeşit bitki ve ağaç türü, heykelleri, çeşmeleri, göletleri, ördekleri ve kazları ile cennetten köşe dedikleri bir yer burası.

İçinde yer alan göletlerde sandal sefası yapabilir, koca ağaçların altına kurulup kitap okuyabilir ya da sadece yürüyüş yapabilirsiniz.

Parkın içinde yer alan masalsı Palacio de Cristal (Kristal Saray) parkın en huzurlu yerlerinden biri olup günümüzde sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Kristal Saray’ın kar yağarken nasıl olabileceğini hayal edip, bembeyaz bir Madrid günü için kendime uçak bileti ayarlamaktan alıkoyamıyorum kendimi.

Parkın içinde yer alan kafelerden birine gidip, kuş sesleri ile kahve yudumlamak iyi bir fikir olsa da parka gelmeden evvel San Miguel Market’e gitmek ya da neredeyse her köşe başında bulunan şarküterilerden birinde nefis sandviçler yaptırıp, parkta piknik yapmak çok daha eğlenceli olacaktır.

Hatta sandviçle de yetinmek zorunda değiliz, şehrin en eski pastanelerinden alacağımız tatlılar ile pikniği tatlandırabiliriz. Hele tam da yaklaşmakta olan Noel zamanı tüm pastanelerde satılan, badem, bal ve yumurta beyazı ile yapılan turron tatlısını muhakkak atalım sepete. Sandviçleri de turronu da gönül rahatlığı ile yiyebiliriz, zira Retiro Parkı’nın tamamanı dolaşmak dört saatten fazla sürüyor. Haydi o zaman, buyrun birlikte gezelim…










İnci Özay Hatipoğlu
Son Mastori