Türkiye’nin tarihine tanıklık eden saraylar bugün yerli ve yabancı milyonlarca turist tarafından ziyaret ediliyor. Peki ya sen bu görkemli yapılar hakkında ne kadar bilgi sahibisin? Hadi gel, Türkiye’deki ünlü saraylara ve özelliklerine birlikte göz atalım!
Bazı yapılar vardır ki insanı yalnızca ihtişamıyla etkilemekle kalmaz, aynı zamanda tarihin tozlu sayfalarında uzun ve derinlemesine bir yolculuğa çıkarır. İşte Türkiye’nin ünlü sarayları da tam olarak böyle! Güç, zafer ve zarafetin eşsiz birlikteliğini yansıtan eski dönem sarayları Türkiye’nin köklü geçmişine ışık tutuyor. Günümüzde sarayların pek çoğu İstanbul’da konumlanıyor. Tarihin altın varaklı sayfalarını çevirmeye ve unutulmaz bir yolculuğa çıkmaya hazırsan Türkiye’nin ünlü saraylarına doğru yolculuğumuz başlasın!
İçindekiler
Dolmabahçe Sarayı, Beşiktaş/İstanbul
Yapımına 1843 yılında başlanan ve 1856 yılında kullanıma açılan Dolmabahçe Sarayı, ihtişamıyla Türkiye’deki ünlü saraylar listesinde ilk sıralarda geliyor. Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılan bu saray Osmanlı döneminin en görkemli yıllarını yansıtıyor. Fransız Barok tarzında inşa edilen Dolmabahçe Sarayı Atatürk döneminin de en önemli yapıları arasında bulunuyor.
Atatürk’ün bir süre yaşadığı ve vefat ettiği yer olan bu saray günümüzde binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor. Dolmabahçe Sarayı, monoblok bina olarak tasarlanan Türkiye’deki en büyük saray olma özelliğiyle de öne çıkıyor. Saray pazartesi hariç her gün 09.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
İshak Paşa Sarayı, Doğubayazıt/Ağrı
Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde bulunan İshak Paşa Sarayı bugün şehrin en gözde yapıları arasında yer alıyor. Yapımının tam 99 yıl sürmesiyle ünü Türkiye’nin de sınırlarını aşan İshak Paşa Sarayı, tarihin ve mimarinin etkileyici örneklerinden birini sunuyor. Dünyanın ilk kaloriferli binası olmasıyla da yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken saray, Osmanlı’daki Lale Devri’nin son dönem yaşantısını gözler önüne seriyor. Uzun inşa süreci sebebiyle farklı sanat akımlarının ve kültürel özelliklerin izlerini taşıyan İshak Paşa Sarayı pazartesi günleri yarım gün, diğer günler ise 09.30-19.00 saatleri arasında gezilebiliyor.
Topkapı Sarayı, Fatih/İstanbul
Dünya genelinde Türkiye denince akla gelen ilk yapılardan biri elbette Topkapı Sarayı. Osmanlı döneminin tüm gücünü ve ihtişamını yansıtan bu saray, İstanbul’un muhteşem manzarasını en açık şekilde görüyor. İstanbul’un fethedilmesinin ardından Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan Topkapı Sarayı’nın inşasında Mimar Sinan, Acem Ali, Sarkis Balyan ve Davud Ağa gibi büyük mimarların çalıştığı biliniyor. Günümüzde 80 bin metrekarelik bir alanı kaplayan yapı dört avlu, bir harem ve iki ana bölümüyle tüm dünyanın en büyük saraylarından biri. Topkapı Sarayı, salı günleri hariç haftanın her günü 09.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
Beylerbeyi Sarayı, Üsküdar/İstanbul
İstanbul’daki saraylar arasında büyüleyici güzelliğiyle öne çıkan Beylerbeyi Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemdeki görkemini ve zarafetini yansıtıyor. Osmanlı Padişahı Abdülaziz’in isteğiyle dönemin ünlü mimarı Sarkis Balyan’a yaptırılan saray, geçmişte birçok buluşmaya ve anlaşmaya ev sahipliği yapmış. O dönemlerde konukevi olarak kullanılan Beylerbeyi Sarayı sıklıkla yurt dışından gelen diplomatları ağırlamış. Barok, Rönesans ve Doğu-Batı mimarisinin izlerini taşıyan saray ziyaret eden herkesi büyülüyor. Beylerbeyi Sarayı, pazartesi dışında her gün 09.00-17.30 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Bahçe ve rıhtım kısmına ise 22.00’ye kadar girilebiliyor.
Çırağan Sarayı, Beşiktaş/İstanbul
İstanbul’u daha önce hiç ziyaret etmemiş olanların bile ismine aşina olduğu Çırağan Sarayı, ününün hakkını verecek görkemli bir mimariye sahip. İstanbul Boğazı’nın kıyısında yer alan saray, ihtişamın had safhada bulunduğu Lale Devri döneminin en önemli yapısı olarak öne çıkıyor. İsmini Farsça “ışık dolu” anlamına gelen “çerağ” kelimesinden alan Çırağan, günümüzde dahi İstanbul’un en özel ve etkileyici yapıları arasında başı çekiyor. Doğu mimarisi ve Kuzey Afrika İslam mimarisinin izlerini taşıyan Çırağan Sarayı bugün otel ve organizasyon alanı olarak hizmet veriyor.
Küçüksu Kasrı, Beykoz/İstanbul
Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde övgülerle söz ettiği Göksu’da bulunan Küçüksu Kasrı, Türkiye’deki Milli Saraylar arasında son derece popüler. Boğaz’ın kenarında konumlanan ve eşsiz bir manzaraya açılan Küçüksu Kasrı, 1983’ten bu yana müze-saray olarak hizmet veriyor. Üç katlı olmasına rağmen Türkiye’nin en görkemli sarayları arasında bulunan Küçüksu Kasrı, Batılı süsleme motifleri ve ince işçiliğe sahip dekorasyonuyla ziyaretçilerini büyülüyor. Küçüksu Kasrı, pazartesi hariç her gün 09.00-18.00 saatleri arasında gezilebiliyor.
Ihlamur Kasrı, Şişli/İstanbul
Bahçesindeki manolya ağaçlarıyla İstanbul’da baharı en güzel karşılayan yapılardan biri olan Ihlamur Kasrı, 1985’ten bu yana ziyaretçilerini müze-saray olarak ağırlıyor. Sultan Abdülmecid tarafından dönemin ünlü mimarlarından Nikoğos Balyan’a yaptırılan Ihlamur Kasrı, görkemli iç ve dış tasarımıyla görenleri büyülüyor. Kasrın iç süslemelerinde Batılı dekorasyona uygun mobilyalar ve döşemeler dikkat çekerken, yapının genel olarak Osmanlı mimarisi tarzında inşa edildiği görülüyor. Ihlamur Kasrı, pazartesi günleri hariç her gün 09.00-18.00 saatleri arasında gezilebiliyor. Özellikle kasrın bahçesi birbirinden güzel fotoğraflara ev sahipliği yapıyor.
Türkiye’nin ünlü sarayları içerisinde dünyaca bilinen yedi büyük yapı hakkında bilgi sahibi olduğuna göre, şimdi tarihi en büyüleyici haliyle yerinde görme vakti! Hemen ETS ile rezervasyonunu oluşturup unutulmaz bir yolculuğa yelken açabilirsin!