Kuleleri, katedralleri, Vltava Nehri etrafında yükselen gotik gotik–barok yapıları, altından çatıları, tabloyu andıran romantik sokakları… İşte her adımda misafirlerini büyüleyici Orta Çağ figürleri ile karşılayan Prag’dan Mustafa Seven’in objektifine yansıyanlar… Vltava Nehri çevresindeki yerleşim geçmişi 9. yüzyıla kadar uzanan Prag, önce Bohemya Krallığı sonra da Çekoslavakya’nın başkenti olmuş. Şimdi ise Çek Cumhuriyeti’nin başkenti olan şehir, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çekiyor. 
Vltava Nehri’nin kentin içlerine doğru sokulan kolları olan kanallar, tarihi yapılarla bilrikte etkileyici bir görsellik yaratıyor.

Kanallar üzerinde tekne turuna çıkarak ya da köprüler üzerinde bir seyir molası vererek kentin güzelliklerini keşfedebilirsiniz.

Prag’ın kalbinin attığı Eski Kent Meydanı… Her daim kalabalık olan meydan adeta bir tarih hazinesi gibi…

İkinci Dünya Savaşı’nda hemen hemen hiç zarar görmeyen kentin sokaklarında dolaşırken kendinizi sık sık bir zaman yolculuğu içerisinde gibi hissedeceksiniz…

Etkileyici güzellikteki yapılarıyla Prag, bir şehirden çok tarihi bir sanat gösterisinin dekoru gibi…

Eski ve yeni belediye binaları, Astronomik Saat Kulesi ve asırlardır varlığını sürdüren kiliselerinin yanı sıra kafe ve restoranları ile cazibesini koruyan Eski Kent Meydanı günün her saati turistleri ağılıyor.

Prag sadece özenle korunmuş tarih hazineleriyle değil doğal güzellikleri ile de görülmeye değer. Bu eşsiz sonbahar manzarası da o güzelliklerden sadece biri…

Prag sokaklarını dolaşırken karşılaşacağınız en önemli ayrıntılardan biri de heykeller… Prag Kalesi’nin ana kapısını süsleyen Titanların Savaşı Heykeli de en etkileyici örneklerin başında…

Romantizmin kenti Prag’ın ruhunu hissetmek için yapabileceğiniz en güzel şeylerden biri de Eski Kent Meydanı’nda nostaljik bir şehir gezisi…

Siz de Prag’da keyifli zaman geçirmek için Prag Turları’nda yerinizi ayırtın.
