Burası öyle bir yer ki, karlı dağ yamaçlarında yeşilin her tonunu yansıtan ormanların Sapanca Gölü’nü kucaklayan manzarası, kartpostalların güzelliğini aratmıyor. Bol oksijenli havasını ciğerlerinize her çektiğinizde bütün stresinizi ve yıpranmışlığınızı alıp götüren, dört mevsim farklı bir elbise giyen bir doğaya sahip.
İster manzarasına karşı restoran ve kafelerde keyif yapın ister gölde kayıkla sefa sürün isterseniz de ormanda kıvrılan patika yollarda yürüyüş yapın, Sapanca’da görülmesi gereken yerleri gezip de, dönüş yolculuğuna çıkmak biraz zor olacak.
Sapanca Aşık ise Maşukiye de Maşuk
Sapanca Gölü’ne sadece 13 km mesafede olan ve yerli halk tarafından ‘Aşıklar Köyü’ olarak anılan Maşukiye’nin ismi, aşık olunan anlamına gelen maşuktan geliyor. Kestane ve meşe ağaçlarının bulutlara değebilmek için yarıştığı, baharın gelmesiyle yemyeşil bitki örtüsünün üzerinde rengarenk çiçeklerin güzelliğini sergilediği yürüme parkurlarında, kuş sesleri eşliğinde sizi çağlayan, mağara ve şelalelere çıkartıyor Maşukiye. Maşukiye sokaklarının isimleri bile capcanlı doğasının bir yansıması: Menekşe, Papatya Caddesi, Oya Ağacı ve Küpe Çiceği Sokak… Kirazlı Yaylası’na çıkıp Sapanca’nın panoramik manzarasını görmeden de tatilinizi sonlandırmayın.
Uludağ’dan Sonra En Çok Tercih Edilen Kayak Merkezi Kartepe
Dört mevsim ziyaretçisi eksik olmayan ve İstanbul’a yaklaşık 120 km mesafede bulunan Kartepe, özellikle kış aylarında yoğun talep görmekte hiç de haksız değil. Uzunluğu 400-3500 m arası değişen 12 pistinde 3 telesiyej, 1 teleski ile amatör ve profesyonel kayak meraklılarına eğlenceli zamanlar yaşatıyor. Hatta yeterli kar olmadığı zamanlarda bile kayak keyfiniz yarım kalmıyor. Çünkü suni kar yağdırma teknolojisine sahip olan merkezde kayak hocalarından ders alıp kayak malzemelerini kiralayabiliyorsunuz. Dönüş yolunda ise ‘Ayrı Gezegen’ denen mevkiinin muhteşem manzarasında keyifli vakit geçirip piknik yapabilme imkanı var.
Kırkpınar’ın Huzur Taşıyan Akarsuları
Sapanca Gölü manzarasına karşı bulunan Kırkpınar, akarsuyun üzerine konuşlanmış otantik kafe ve restoranlarıyla hem gözünüze hem de gönlünüze hitap edecek.
İç kesimdeki Bağdat Caddesi üzerinde yer alan tarihi çarşı ise, bir zamanlar ipek yolunun geçtiği noktada bulunuyor. Sonbaharda sokakları kaplayan sararmış yaprakların verdiği huzur, yazın kendini esen ılık meltemlerin keyfine bırakıyor. Butik otel ve pansiyonculuğun hakim olduğu Kırkpınar’dan ayrılmak istemeyecekseniz.
1555 yılında klasik Osmanlı mimarisiyle inşa edilen Rüstempaşa Camii, Mimar Sinan’nın tarihi İpek Yolu’nun üzerindeki eseri Vecihi Kapısı, Bizans Devri Lahitleri ve Kuzuluk Kaplıcaları da Sapanca’da gezilmesi gereken yerlerin başında geliyor.
