Rize Otelleri

Yaylaları ve dereleriyle baş döndüren cennet doğası, dünyaca ünlü çayı ve lezzetli mutfağıyla Rize, Türkiye'de mutlaka görülmesi gereken tatil rotaları arasında yer alıyor.

Karadeniz Bölgesi'nin doğusunda, Trabzon ile Artvin arasında kalan Rize ilinin ormanlarla kaplı yemyeşil doğası, arkeolojik kazıların önüne geçtiği için şehrin tarihi hakkında kesin bilgiler elde edilmesine engel oluyor. Yine de civar bölgelerin tarihi düşünüldüğünde Rize'de ilk yerleşimin M.Ö. 2 binli yıllarda başladığı düşünülüyor.

Tarih boyunca Urartu, Kimmer, İskit, Med, Büyük İskender, Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu himayesine giren Rize, 1. Dünya Savaşı sırasında iki yıl boyunca Rus işgali altında kalıyor. İşgalin sona ermesinin ardından, Rusya'da yaygın olan çay ekiminin Rize'de başlaması şehrin kaderini değiştiriyor. Her ne kadar son dönemde turizm oldukça gelişse de Rize'nin gelir kalemlerinin ilk basamağında hâlâ çay bulunuyor.

Rize'nin en ünlü noktalarından biri Ayder Yaylası. Çamlıhemşin ilçe merkezine 19 kilometre mesafede bulunan 350 metre rakımlı yayla, ladin ve kayın ormanlarıyla çevrili. Tam bir oksijen deposu olan yayla sadece bahar ve yaz aylarında değil kış aylarında da hareketli. Son dönemde kış sporlarının da yapılmaya başlandığı yayla tabii ki bahar ve yaz aylarında çok daha popüler olmayı sürdürüyor.

Rize'nin ünlü yaylaları Ayder ile sınırlı değil. Yaz kış buz gibi suyu ve her sene düzenlenen festivalleriyle ünlü Ovit Yaylası, ünlü Anzer balının kaynağı Anzer Yaylası, birbirlerine sadece 15 dakika mesafede olan Sal Yaylası ve Okut Yaylası, Samistal Yaylası, Kavrun Yaylası ve bulutların yer yüzüne indiğini düşündüren sisiyle Gito Yaylası bahar ve yaz aylarında hem Rizelilerin hem de turistlerin akınına uğruyor.

Türkiye'nin en bilinen derelerinden Fırtına da Rize'de bulunuyor. Kaçkar Dağları'ndan inen derelerin birleşmesiyle oluşan Fırtına, Karadeniz'de olduğunuzu hatırlatan hırçın suyuyla biliniyor. Bu da tabii ki dereyi Türkiye'nin en popüler rafting rotalarından biri haline getiriyor. Fırtına Deresi'nde başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar herkese uygun rafting rotaları bulunuyor. Ayrıca dere üzerinde Mikron Köprüsü, Çağlayan Köprüsü, Şenyuva Köprüsü ve Köprüköy Köprüsü gibi tarihi kemer ve köprüler de bulunuyor.

Rize'nin dereleri gibi şelaleleri de ünlü. Akyamaç Şelalesi, Ağaran Şelalesi, Palovit Şelalesi, Gelintülü Şelalesi, Ağlayansu Şelalesi ve Bulut Şelalesi gibi onlarca muhteşem şelale, yemyeşil doğanın içinde sizleri bekliyor.

Rize'de tarihi eser deyince akla tabii ki Rize Kalesi geliyor. İç kalenin M.S. 6. yüzyılda, aşağı kalenin ise 13. yüzyılda inşa edildiği sanılıyor. Kalenin tamamı günümüze kadar gelemese de Rize Kalesi her gün birçok ziyaretçi ağırlıyor. Kaledeki çay bahçesinde Rize'nin o leziz çayını içerken muhteşem kent manzarasını seyredebilirsiniz.

Rize Kalesi haricinde şehirde Zil Kale, Varoş Kale, Ciha Kale ve Kız Kalesi de bulunuyor. Bu kalelerin ortak özelliği hepsinin Orta Çağ'dan kalması ve o dönemde buradan geçen kervan yollarının güvenliği için kullanılması.

Rize'de Gezilebilecek Daha Fazla Yeri Keşfetmek için Tıklayın!

Karadeniz mutfağının eşsiz lezzetleri Rize'de sizi bekliyor. Hamsiyle yapılan sayısız yemek bir yana, kuru fasülye, muhlama, sac kavurma, Laz böreği, Karadeniz pidesi, mısır ekmeği, kara lahana çorbası ve kara lahana sarması, Rize'ye gittiğinizde mutlaka tatmanız gereken lezzetler arasında. Tabii ki geri dönerken meşhur Anzer balından almayı da unutmayın!

Rize otelleri her ihtiyaca ve her bütçeye uygun konaklama seçenekleri sunuyor. Ayder Yaylası'nda vakit geçirmek isteyenler bu yayladaki otellerde, ahşap ev ve bungalovlarda konaklayabiliyorlar. Rafting meraklıları ise Çamlıhemşin'deki otellerde kalarak zaman kazanıyorlar. Tabii ki Rize'nin merkezinde de klasik şehir otelleri bulmak mümkün.